Başvuruda Belirtilen Uyuşmazlık Konusunun, Dava Şartı Kapsamında Olup Olmadığı ve Tür Değişikliğine İlişkin Değerlendirme

Arabuluculuk uygulamalarında, anlaşmama halinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen arabulucu ücretine ilişkin sarf kararı yazılmasında, genel olarak Sulh Hukuk Mahkemeleri, uyuşmazlığın dava şartına bağlı olup olmadığı veya açılacak davada görevli mahkemenin hangisi olduğu yönünde bir değerlendirme yapmaksızın sarf kararlarını yazdığı halde az sayıda da olsa bazı Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava şartı ve mahkemenin görevine ilişkin değerlendirme yaparak arabulucu ücretinin ödenmemesi yönünde kararlar verdiklerinden bu konularda "başvurunun dava şartına bağlı olup olmadığı ve türü (mahkemenin görevi) konusunda arabulucunun karar verebileceğine ilişkin görüşler ortaya çıkmış ve bazı arabulucu meslektaşlarımız, bu görüşlere göre hareket etmektedirler.

Bir dava şartı arabuluculuk başvuru dosyasında görevli arabulucunun, uyuşmazlığın dava şartı kapsamında olmadığı görüşü ile tür değişikliğine gitmesi ve süreci sonlandırması veya mahkemelerin görev alanını belirleyecek şekilde uyuşmazlığın türünün değiştirilmesi işlemlerinin, yargısal yetkinin kullanılması anlamına geleceği düşüncesindeyim.

 Arabulucunun, tür değişikliğine giderek sürece devam etmemesi durumunda görevi ihmal etmiş olacağı, arabulucunun tür değişikliği yönlendirmesi doğrultusunda başvurucu tarafından açılacak bir davada, görev konusunda yargılamanın her aşamasında ve dava şartı yönünden de farklı bir karar verilebileceği, bu durumda tarafların zararlarının oluşabileceği, dava sürecinin alacağı zaman süreci sonunda müddeabihin tahsil kabiliyetinin de kalmayabileceği,  zarar görenlerin, illiyet rabıtası (sebep-sonuç ilişkisi) nedeniyle arabulucunun hukuki sorumluluğu yoluna giderek tazmin talebinde bulunabilecekleri gibi cezai sorumluluk yoluna da gidebilecekleri düşüncesindeyim.

Arabulucunun, mahkemelerin görevini belirleyecek şekilde tür değişikliği yönünde görüş bildirmesi ve başvurucu tarafı yönlendirmesi,  arabulucunun tarafsızlığı ilkesine de aykırı olup bu durumda taraflardan birine hukuki yardım yaptığı gerekçesiyle diğer tarafın şikayet hakkını kullanması da gündeme gelebilecektir.

İleride hak kayıpları yaşamamak, yargılama süreci yerine, taraflar arasında geleceğe dönük işbirliği imkanlarını müzakere sürecinde  sağlayabilmek, hiç olmazsa diğer tarafın da uyuşmazlık ile ilgili görüş ve düşüncelerini öğrenmek üzere dava şartı arabuluculuk başvurusunda bulunulmasını, basiretli bir davranış olarak görüyorum.

Taraflar arasında anlaşma sağlanamaması halinde görevli mahkemede dava açıldığında, uyuşmazlığın dava şartına tabi olmadığından bahisle yargı giderlerinden olan Arabuluculuk ücretinin davalıya yüklenmesi yerine, davacı taraftan alınmasına dair karar verilebileceği izahtan varestedir. 

Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 2 saatlik arabuluculuk ücretinin miktarı ile Arabuluculuğa başvurulmaması halinde üstlenilen risk ve Arabuluculuk sürecinde umulan faydalar bir bütün olarak mukayese edildiğinde, 2 saatlik arabulucu ücretini yüklenme riskinin, başvurucu yönünden daha fazla tercih edilebilir olacağı da anlaşılmaktadır.

Öte yandan sarf kararlarının yazılmasında en fazla öne çıkan konulardan biri, ücret tarifesinde saat ücretlerinin, uyuşmazlık konularına göre farklı şekilde belirlenmiş olmasıdır. Anlaşma halinde nispi tarifeye göre hesaplanacak ücretler yönünden bir ayırım bulunmadığı halde anlaşmama halinde uyuşmazlığın türüne göre farklı maktu ücretler belirlenmesi, bir kısım Sulh Hukuk Mahkemelerinin, görevi ve yetkisi olmadığı halde uyuşmazlık türü yönünden görevli mahkemeyi belirleyerek sarf kararı vermemelerine sebep olmaktadır. 

Bu uygulamalar, arabulucunun ve tarafların telafi edilemeyecek sorumluluk ve zararlarına sebep olabileceğinden asgari ücret tarifesinde uyuşmazlık türüne göre farklı saat ücretleri uygulamasından vazgeçilmesi ve tüm uyuşmazlık konuları için nispi tarifede olduğu gibi aynı saat ücretinin esas alınmasını önermekteyim. Dava şartı arabuluculuk konularının genişlemesi ile karma uyuşmazlıklar ile de karşılaşılabilecek olması dikkate alındığında saat ücretlerinin, tüm uyuşmazlıklar için aynı tutar olarak belirlenmesi zorunluluğu olduğu düşüncesindeyim.

Başvuruda Belirtilen Uyuşmazlık Konusunun, Arabuluculuğa Elverişli Olup Olmadığına İlişkin Değerlendirme

Arabuluculuk Başvuru Dilekçesinde, ilk bakışta arabuluculuğa elverişli olmayan bir uyuşmazlık belirtilmiş olsa dahi ilgili tarafların katıldığı bir müzakere süreci içinde  müzakerelerin, başka alanlara evrilmesi ve konunun değişmesi ile tarafların, arabuluculuğa elverişli alan ve konularda anlaşabilmelerinin ihtimal dahilinde olduğu, mesleki tecrübelerimizden anlaşılmaktadır.

Bu nedenlerle uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli olmadığından bahisle müzakere sürecine başlanmadan süreci sonlandırmak yerine, arabuluculuk uygulamalarının zenginleştirilmesi ve uzlaşma kültürünün yerleşmesi ve daha pek çok faydayı sağlamak üzere sürece ve müzakerelere devam edilmesini, arabulucunun görevi olarak değerlendiriyorum. Ancak müzakere sürecinin sonunda arabuluculuğa elverişli bir anlaşma metni oluşturulamadığı takdirde uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli olmadığından bahisle sürecin sonlandırılabileceği görüşündeyim. 21.09.2023

Arb. Av. İlhami AYAZ